Ülkemiz 1890'ların ikinci yarısında sinemayla tanışmıştı.O dönem tamamen yurt dışından gelen filmleri aynı ekibin sunumu ile izleme şansına sahiptik.1900'lü yılların ilk çeyreğinde ise sinema sektörü ile ilgili eğitimler artmış ve kendi filmimizi çekecek düzeye gelmiştik.
Günümüzde ise o emekleme dönemlerine nispet yaparcasına her yıl yüzlerce yeni film ile sinema salonlarında yer alan afişleri kaplıyoruz.
Eski zamanlarda özellikle ''açık hava sineması'' kavramı tüm ülkenin en büyük ve kapsamlı sosyal aktivitesiydi.
Daha çok o dönem popüler olan şarkıcıların başrollerde olduğu filmler izleyicinin favorisiydi.Yıllar geçtikçe sinema sektörü tek düzelikten kurtulacak ve hemen hemen her tarzda filmler sinema salonlarında gösterime girecekti.
Açık hava sinemaların verdiği tadı vermese bile artık taş binalar içine,alışveriş merkezlerinin içine sinema salonlarımız açılmaya başladı.Kapalı bir sinema sistemine geçiş yaparak günümüzde açık hava sinema kavramını maziden bir not olarak kalmasını sağladık.
Sinema sektörümüz gün geçtikçe ilerlerken bazen bazı filmler sadece çıktığı yıla değil uzun bir döneme damga vurmayı başardı.Öyle ki bu filmler kendisinden sonra gelecek filmler için ilham kaynağı,kitleye ulaşma gücü,başarının takdir edilmesi gibi kavramları tüm yapımcılara öğretti.
İşte tamamen kişisel fikirlerim ile izleme şansına sahip olduğum dönemin ''Dönüm noktası filmleri''...
EŞKIYA
Şahsım ve çoğu ilgili insan için günümüz sinema sektörünün gelişimin başlangıcı sayılan film.Çoğu insanın birden fazla kez izlediği 1996 yılında vizyona giren Yavuz Turgul'un efsane eseri.Başrolünü Şener Şen ve Uğur Yücel'in paylaştığı, eski dönemlerde çok sık karşılaşılan ''Eşkıya'' figürünün sinemaya farklı bir noktadan dokunuşu.
Bu filmin ardından sinema salonlarına gelen insan sayısında büyük patlamalar olmuş ve doğru bir ekip ve konu ile neler başarabileceğini tüm ülke görmüştü.Bundan cesaret alarak sinema sektörü üst üste filmler çekmeye,yeni oyuncu yüzleri bulmaya,kitlelere uygun projelere yönelmeye başladı.
Günümüz sinema sektörünün ilk dönüm noktası olarak ''Eşkıya'' filmini görüyorum.
G.O.R.A
Bir Tat Bir Doku ile ülke çapına yayılan bir üne sahip olan Cem Yılmaz'ın gişe rakamlarını başka bir boyuta çıkardığı ilk filmi.2003 yılında gösterime girmesi beklenirken içinde yer alan argo,küfür ve bazı izinlerin gecikmesinden dolayı 2004 yılında gösterime girebildi.Şu an komedi sektörünün çoğu tanıdık yüzünün bir araya geldiği filmlerden biri.
Teknoloji kavramının ülkemizde hızlı yayılmadığı başladığı dönemin daha da hızlanmasını sağlayan,
sinema sektörümüzün özellikle komedi tarzının ileride büyük bir rekabete girmesini sağlayan film.
Cem Yılmaz,Özge Özberk,Ozan Güven,Şafak Sezer ve Rasim Öztekin gibi ülkemizin en bilinen yüzlerinden çoğunu birleştiren film,milenyum kuşağının başlangıcı yapan bir film olarak bu listemde yer alıyor.
BABAM VE OĞLUM
Açık hava sinemalarında oldukça yaygın olan tüm filmi ağlayarak izleme alışkanlığı günümüze yakın bir dönemde tekrar ortaya çıkarmayı başaran muhteşem bir film.
Çetin Tekindor ve Fikret Kuşkan'ın ön planda olduğu sayısız iyi oyuncuyu bizlere sunan günümüz duygusal filmlerinin dönüm noktası yapımı ''Babam ve Oğlum'' 2005 yılında vizyona girdi.Vizyona girmesi ile ülke gündemine oturması bir oldu.Ana haberlerde bile ilk verilen haberlerden biri olmayı başardı.
Çağan Irmak ile tanıştığımız film,sinema salonlarından ağlayarak ayrılan milyonlarca insanın ruhunu derinden etkiledi.Oyunculuk performansları,işlediği konu ve özellikle bir kaç sahnesinin derin etkisi ile bu listemde yer vermeden geçemeyeceğim bir film.
PARDON
Ülke tarihimizin en cesur filmlerinden biri.İçerisinde bol bol taşlamanın olduğu,bir çok yere oldukça sağlam mesajlar veren film ''Pardon'' 2005 yılında gösterime girdi.Üç yakın arkadaşın sıradan bir günün sonunda sıra dışı hikayesini ele alan film,özellikle içerdiği konu itibarı ile Türk sinemasının dönüm noktalarından biri oldu.
Ferhan Şensoy,Rasim Öztekin ve Ali Çatalbaş'ın başrolünde olduğu bu oldukça iyi kurgulanmış komedisi bol film de bu listede olmayı hak eden filmlerden biri.
AĞIR ROMAN
Hala izlenilse ilk sefer ki tadı verebilecek ender filmlerimizden biri ile listeme devam ediyorum.Ağır Roman gerçekten sinema sektörümüze ağır ve derinden izler bırakmayı başardı.İstanbul'un göz ardı edilen arka sokaklarını detaylı şekilde bizlere sunan film,Okan Bayülgen,Müjde Ar,İskender Küçük gibi oldukça ünlü isimi daha da ünlü hale getirmeyi başardı.
Daha sonraları bu tarz filmler denense bile, hiç biri bu filmin etkisini izleyiciye aktaramadı.
YAŞAMIN KIYISINDA
Duvara Karşı filmi mi yoksa Yaşamın Kıyısında filmi mi daha ağır basıyor benim için sorusunu kendime sorduğumda son cevabım ''Yaşamın Kıyısında '' oldu.Fatih Akın'ın Cannes Film Festivalinden ''En İyi Senaryo Ödülü'' ile ayrıldığı bir başyapıt.Türkiye-Almanya arasında geçen izleyiciyi oldukça derinden etkilemeyi başaran duygusal yapımlarımızdan biri.
KAYBEDENLER KULÜBÜ
Nejat İşler ve Yiğit Özşener'den günümüzün sosyal medyalarının favorisi olan aykırı film de bu listede olmayı hak edenlerden biri.Öyle ki filmde geçen çoğu replik,sosyal yaşamımızda bile kullandığımız kalıplar haline gelmeyi başardı.İlk çıktığında sinemada fazla ilgi görmese bile günden güne teknolojinin de devreye girmesi ile inanılmaz bir etki yaratarak dönüm noktası olabilecek seviyeye çıkmayı başardı.
Detaylı düşününce bu liste daha da uzayabilir.Ama ben bu başlığı açmaya karar verdiğimde aklıma gelen ilk filmleri yazmaya çalıştım.Sizde kendi açınızdan bu listede olması gerektiğine inandığınız filmleri yorum kısmına belirtebilirsiniz.
Fotoğraf Kaynak Sitesi:https://www.imdb.com/
Babam ve Oğlum dışında hiç birini beğenmemiştim. Çınar ağacı vardı bir de yanlış hatırlamıyorsam.
YanıtlaSilÇınar Ağacı'nı ne yazık ki izleme fırsatım olmadı bir türlü,yorumunuz ve görüşünüz için teşekkür ederim.
SilAçık hava sinemaları çocukluğuma denk gelmişti. Bu sinemaları anılarımızın en güzel yerini işgal etse de, listelediğiniz filmlerin hepsini izledim. Yorumlarınıza aynen katılıyorum. Emeğinize sağlık. Bizi anılarda dolaştırdınız..
YanıtlaSilBen teşekkür ederim.Güzel bir çağın ucunu da olsa yakalayabilen şanslı insanlardanız bu çok hoş.Kendinize İyi Bakın
SilNe kadar güzel filmler seçmişsin... Yakın geçmişimizin mihenk taşları hakikaten bu filmler...
YanıtlaSilYorum Gönder