Seri katil konulu filmler her dönem ilgi çekmiştir.Çoğu hayal gücünün eseri senaryolar bile olsa bazen gerçek hayattaki katiller beyaz perdeye aktarıldı.Bunların belki de en popüler ismi ''Ed Gein''.
Sıradan bir yaşantısı olan bir adamın, perde arkasında sakladığı gerçekler yakalandığı dönem dünyayı şok etmişti.
1906 yılında Wisconsin'de dünyaya gelmiş.Tipik olarak seri katil ya da şizofreniye giden tüm belirtiler aile ve çocukluk döneminden geldiği için fazla disiplinli bir şekilde büyütülmüş.Annesi aşırı dindar bir kadın ve kontrolü asla elden bırakmayan dominant bir karakter olduğu için ona aşırı bağlı ve sadık şekilde büyümüş.Onu kaybedişinin ardından ise hasta bir karaktere sahip olduğu ortaya çıkmaya başlayacaktı.
Annesine hastalık derecesinde bağlı biriymiş ve öz abisinden bile kıskanacak derecede.1940 yılında babasıyla başlayan ölümler kısa bir süre sonra şüpheli bir ölümle abisi ile devam etmiş.Ölümde şüpheli olan durum çıkan bir yangında öldü diyerek üstü kapatılmasına rağmen yangın yerinden farklı bir yerde ve kafasında morluklar ile bulunmuş.Oksijen eksikliği diyerek olay kapatılmış çünkü kimse ''Ed Gein''in abisini öldürecek kadar kontrolden çıktığını düşünmemiş.
Artık annesi ile baş başa kaldığını düşündüğü an annesini kalp krizi yüzünden kaybettiğinde artık sıradan bir adam olma şansı hiç kalmamıştı.
Bu travma öyle bir boyuta çıkmış ki yeni gömülen cesetleri mezarlarından çalarak insan anatomisini öğrenmek ve ölü bir insanı diriltmenin mümkün olabileceğine inanmaya başlamış.Uzun bir süre bunu sürdürmüş lakin en sonunda artık o da bunun mümkün olmadığını anlamış.
Ama bu takıntı onun özellikle ölü kadın cesetlerine ilgisini ortaya çıkarmaya başlamış.Bunun sonucu oluşan dehşetlerinden biri de annesinin derisini yüzüp ondan kıyafetler yapması.Bunları üzerine giyerek annesinin ruhunu yaşatıyor ve onunla yaşadığına inanmaya başlamış.
Ruhsal olarak kendini kadın gibi hissetmeye başlamış.Deriden fazlasına sahip olmasını düşünüp yüz,bazı organlar,kol,bacak aklınıza gelecek ne varsa koleksiyon haline getirmeye başlamış.
Kafataslarından içki ve çorba gibi sıvı gıdalar içebilmek için kaseler,dudaklardan kolyeler,deriden kıyafetler yapmaya başlamış.
Uzun yıllar yakalanmadan bunu devam ettirmesinin ardından bir yerde hata yapıyor ve orta yaşlı bir dükkan sahibini öldürüyor.Oğlunun ihbarı üzerine ''Ed Gein'' evine gelen ekipler hayatlarının en dehşet görüntüsüyle karşılaşıyor.
Ortadan kaybolan dükkan sahibi için araştırmaya gelen ekip,dükkan sahibinin cesetini karnı yarılmış,
içi doldurulmuş ve baş aşağı şekilde görüyorlardı.Daha detaylı incelemelerin sonunda ortaya iğrenç görüntüler çıkıyor.
Mahkemede verdiği ilk ifade ise ''5 yıl içinde 40 kere mezarlıklara gittim,31'inde geri döndüm ama 9'unda kendimi durduramadım ve cesetleri evime götürdüm'' oluyordu.Mahkeme tarafından akıl sağlığı yerinde değil diyerek akıl hastanesine gönderiliyor.Toplumsal baskı üzerine tekrar yargılansa bile sonuç değişmiyor ve kaldığı hastanede kalp yetmezliğinden ölerek annesinin yanına gömülüyor.
Sinemaya etkisine gelirsek eğer; bu denli bir hikayenin beyaz perdeye aktarılmaması kaçınılmaz olurdu.Sinema sektörü hikayeye balıklama atlamış ve kimisi ''Ed Gein''den etkilenerek filmler çekiyor kimisi ise direk onun hayatını ele alıyordu.Adının duyduğumuz oldukça ünlü çoğu filmde anlatılan karakter ''Ed Gein''e ait.İşte en bilinen sinema filmleri.
PSYCHO-SAPIK
THE SİLENCE OF THE LAMBS-KUZULARIN SESSİZLİĞİ
 |
THE TEXAS CHAİN SAW MASSACRE-TEKSAS KATLİAMI (ORJİNAL ÇIKIŞ 1974) |
Fotoğraflar IMDb sitesinden alınmıştır.
diğerlerini izledim de ed gein biliyom onu da filmi ha oleeey seri manyakları izlemeyi seviyoree :)
YanıtlaSilTeşekkürler,enerjik yorumun için :)
YanıtlaSilYorum Gönder