DÜNYA ÇAPINDA SÜREN KARDEŞ KAVGASI
Kardeşinizle kavga ettiğinizde ne yaparsınız ? Kaç gün küs kalabilirdiniz ? Çok kötü bir şey yapsa nasıl bir intikam yolu izlerdiniz ? Küçük bir evden,dünya geneline yayılan bir kavganın hikayesini okumaya ne dersiniz ?
1920'lerin ilk çeyreğinde, kardeşliklerini simgeleyen ve kendilerinden başka çalışanı olmayan şirketin,mütevazi ve sakin sahipleri olarak yola çıktılar.Almanya'nın küçük bir kasabasında annelerinin çamaşır odası olarak kullandığı oda onların fabrikasıydı.
Kardeşlerden birinin adı Adolf diğerinin adı ise Rudolf.
Adolf genel olarak sessiz ama oldukça yetenekli,Rudolf ise daha canlı ve konuşkan biriydi.Bu iki farklı özellik onlar için inanılmaz bir uyum sağlıyordu.Adolf içine kapanık olduğundan ayakkabı tasarımlarını düşünür daha sonra bunu kendi elleriyle yapardı.Rudolf yapılan ayakkabıları alıp bunun satışı ile ilgilenirdi.Birisi üretecek diğeri ise satacaktı basit ama etkili.
Yerel bir kasabaya başlayan macera onların kusursuz yeteneklerinin duyulması ile ülke geneline yayılmaya başlar.Bir kaç yıl sonra ise Almanya'nın en popüler kardeşleri oluyorlardı.Öyle ki 1936 Olimpiyatlarında 4 altın madalya kazanan atletlerin ayakkabıları bu kardeşlerin eseriydi.
Popüler olmanın en kötü yan etkisi olan ego kavramı onları da sarmıştı.Adolf artık eskisi kadar sessiz değil Rudolf ise eskiden olduğu kadar anlayışlı olamıyorlardı.İkisinin de eşleri birbirilerinden haz etmedikleri için sular hiç durulmamaya başladı.
Kardeşler aynı evde kaldıkları için kavgaların dozunu artması kaçınılmaz olmaya başlamışken daha önemli bir sorun ortaya çıkıyordu.''2.Dünya Savaşı'' patlak vermiş ve yaşadıkları yer artık huzurlu ve sakin bir yer olmaktan çıkmıştı.Sık sık patlayan bombalar onların kavgalarından daha gürültülüydü.
Bu durumda iki kardeşin ortak kararıyla yaptıkları bir sığınak vardı.Bombalar ya da tehlikeli olan bir durum ile karşılaştıklarında hep beraber oraya sığınmak üzere anlaşmışlardı.Beraber düzenlendikleri o sığınak sonsuza kadar sürecek nefretin de başlangıç mekanı olacaktı.
Savaşın yoğun günlerinden birinde Adolf ve eşi bombalardan kaçmak için sığınağa vardıklarında Rudolf ve eşinin çoktan
orada olduklarını görürler.Bize neden haber vermediniz sorusunu soramadan Rudolf'un düşman güçlerini
kastederek ''Geldi yine şerefsizler'' cümlesi bir anda ortamı mahvetmeye yetmişti.Önceden gelen kavgalar,eşlerinin dolduruşları gibi konularda olunca Adolf o cümleyi kendi üzerine alınır ve asla bunun düşman güçlerine söylenmiş bir cümle olduğuna inanmaz.
Bağları artık tamamen kopmuştu.Bu arada ordu için acil asker alımları başlamış.Genelde her aileden bir erkeği almaya yönelik bu alımlar sonucu, kardeşlerden Rudolf'un askere çağrılmasına sebep olmuş
Bu son derece normal bir durum olsa bile artık birbirinden nefret eden iki kardeş söz konusu olduğu için bu olayın bile planlı olduğunu düşünmeye başlamış Rudolf. Düşündüğü şey ise kardeşinin askeri birliklere haber verdiği ve onun askere çağrılmasında kardeşinin parmağın olduğunu sanması.Bunun yapmasının amacı kendisi askerdeyken,kardeşinin şirketi tamamen üstüne alacağını düşünmesi.
Bu korku ve endişe o kadar geçerli oldu ki onun 2 kere askerden kaçmasına kadar uzandı.Yakalandığı zaman ise yine kardeşinin onu ele verdiği düşünecekti.Kardeşinin onun askere çağrılması ya da askerden kaçtığında ele verilmesinde hiç bir parmağı yoktu ama bir konuda haklıydı.O askerde iken kardeşi işleri inanılmaz bir şekilde büyütmeyi başarmıştı.
Rudolf,askerlik ve kaçtığı için aldığı tutsaklığın ardından döndüğünde kardeşinin Amerika'ya bile ayakkabı sattığını görür.Bunun üzerine şirketi ayırmaya karar verirler.Ne kadar nefret etseler bile beraber sürdürdükleri ortaklık artık son bulmuştu.Adolf lakabı olan ''Adi''den esinlenerek ''Adidas'',
Rudolf ise ilk başta Ruda yaptığı markasını daha estetik olacağını düşündüğü için ''Puma'' olarak seçtiler.
Dünyanın şu an en çok bilinen iki markasının ortaya çıkışının sebebi o sığınakta olan yanlış anlama.
O belki de son damla olmuş olabilir ama o zamana kadar asla birbirlerinden kopmayan kardeşler o olaydan sonra bir daha hiç eskisi gibi olamadı.
İlerleyen dönemlerde siyasi ve önde gelen isimlerin barış çağrılarından bile sonuç çıkmayacaktı.60 yıl boyunca süren bu kavgada ikisininde vasiyetinde yazan tek ortak nokta ise ''mezarlarımız iki uç noktası olsun''isteğiydi.
İlham alınacak nokta ise kardeşinizle kavga ederek iki süper güç olmak yerine birlik olup tek bir güç olmanın aslında daha anlamlı olması.Fazlasıyla hırs ve ego kokan bir hikayeden ilhamdan fazlasını yani ders almayı yaparsak bu hikayede bizim için iyi bir yol gösterici olacaktır.
Yorum Gönder